Uyku apnesi potansiyel yaşam tehlikesi oluşturabilecek ciddi bir hastalıktır. Bu bozukluk düşünülenden çok daha yaygındır. Her yaşta ve cinsiyette insan bu probleme sahip olabilir, ancak uyku apnesi erkeklerde daha sık görülmektedir.
Uyku apnesi nefes alma eylemini etkileyen bir hastalıktır ve uyku sırasında nefeste kısa kesintiler ile karakterizedir. İki çeşit uyku apnesi vardır:
Uyku apnesi apneik olaylar olarak adlandırılan istemsiz solunum duraklamaları ile karakterizedir. Hasta saatte 20-30 apneik olay yaşayabilir. Apne atakları arasında horlama yaygındır. Bununla birlikte horlama problemi olan herkeste uyku apnesi problemi yoktur. Apne boğulma hissi ile karakterize edilebilir. Derin, onarıcı uykunun sık sık kesilmesi genellikle sabah baş ağrısı ve gündüz saatlerinde aşırı uykulu olma gibi problemlere neden olabilmektedir.
Apneik olay sırasında, oksijen alamaz veya karbondioksiti dışarıya veremezsiniz. Bunun sonucu olarak karbondioksit düzeyleri artarken kandaki oksijen seviyesi düşmektedir. Bu durum beyinde sinyaller yaratarak nefes alma işleminin gerçekleştirilmesi için uyarıların oluşmasına sebep olur. Her uyarılma ile, üst hava yolu kaslarının hava yolunu açması için beyinden bu kaslara sinyaller transfer edilir. Nefes alma işlemi yüksek sesle homurdanma sonrasında tekrar başlar. Bu şekilde uyarılar, solunumun yeniden başlaması için gerekli olsa da onarıcı, derin uykuyu bozmaktadır.
Uyku apnesinin erken tanı ve tedavisi ,hastalık aşağıdaki diğer problemler ile ilişkilendirildiği için önemlidir.
Hava yolu içindeki bazı mekanik ve yapısal sorunlar uyku sırasında solunumda kesintilere neden olabilmektedir. Apne :
Daralan bir hava yoluna sahip kişi nefes alma çabalarını sürdürmekte ancak hava burun veya ağıza kolayca akamamaktadır.
Uyku apnesi bazı ailelerde yaygın görülmektedir, bu durum hastalığın ardında genetik bir temel düşündürmektedir. Hastalığın bazı belirti ve bulguları şunlardır:
· Yüksek sesle horlama
· Yüksek kilo
· Burun, boğaz veya üst hava yolunun diğer kısımlarında bazı fiziksel anormallikler
Uyku hapları ve alkolün aşırı kullanımı uyku apnesi olan kişilerde solunum sorunlarının süresini ve sıklığını artırabilmektedir.
Uyku apnesi apneik olaylar olarak adlandırılan istemsiz solunum duraklamaları ile karakterizedir. Hasta saatte 20-30 apneik olay yaşayabilir. Apne atakları arasında horlama yaygındır. Bununla birlikte horlama problemi olan herkeste uyku apnesi problemi yoktur. Apne boğulma hissi ile karakterizedir. Derin, onarıcı uykunun sık sık kesilmesi genellikle sabah baş ağrısı ve gündüz saatlerinde aşırı uykulu olma gibi problemlere neden olabilmektedir. Bunlarla birlikte hastalar boğaz ağrısı, ağız kuruluğu ve dikkat problemleri gibi diğer belirtiler de yaşayabilmektedir.
Uyku apnesinin tanısı hastalığın ardında birçok sebep olabilmesi sebebiyle zordur. Birini seviye sağlık kuruluşları, pulmonologlar, nörologlar, ya da uyku bozuklukları konusunda uzmanlık eğitimi bulunan diğer hekimler tanı ve tedaviye konusunda rol oynayabilmektedir. Apnenin değerlendirilmesi için çeşitli testler mevcuttur:
Tanı testleri genellikle bir uyku merkezinde gerçekleştirilmektedir, ancak yeni teknolojiler sayesinde bazı uyku çalışmaları evinizde de yapılabilmektedir.
Doktorunuz aşağıdaki durumlara göre size spesifik bir tedavi planlayacaktır:
· Yaşınız, genel sağlık durumunuz ve tıbbi kayıtlarınız
· Hastalığın şiddeti
· Belirli ilaçlara, prosedürlere veya tedavilere karşı direnciniz
· Hastalığın seyri için beklentiler
İlaç tedavisi genellikle apne tedavisi için etkili değildir. Oksijen replasman tedavileri hastaları rahatlatabilmekte ancak apne tedavisinde etkili olmamaktadır.
Davranış ve alışkanlıklardaki değişiklikler hastalığın tedavisinde rol oynayabilmektedir ve uyku apnesinin hafif olduğu durumlarda tek başına tedaviyi sağlayabilir. Hayat tarzınızda aşağıdaki değişiklikleri gerçekleştirmeniz tavsiye edilmektedir.
· Alkolden uzak durun
· Tütünden uzak durun
· Uyku hapı kullanımından kaçının
· Kilolu iseniz kilo verin
· Yan pozisyonda uyuyorsanız daha rahat bir uyku için ek yastık kullanın.
Fiziksel veya mekanik terapi seçenekleri de mevcuttur. CPAP gibi cihazların uyurken kullanımı ile burun kanallarından hava geçişi arttırılabilmektedir. Çene ve dil yeniden konumlandırılmasını sağlayan diş tedavileri de hafif uyku apnesi yaşayan hastalar ve apne problemi olmamasına rağmen horlama problemi çeken hastalarda yarar gösterebilmektedir.
Bazı durumlarda cerrahi yaklaşım gerekli olabilmektedir. Uyku apnesi ve horlama için kullanılan bazı cerrahi türleri şunlardır: