Kabızlık rahatsızlığı, bağırsaklarınızda ki hareket düzeninize bağlı ortaya çıkan, gaita(dışkı) hareketine sahip olamama problemidir. Haftada üçten az bağırsak hareketine sahip olmak kabızlığı tanımlar. Ne kadar sık olduğu kişiden kişiye değişse de, düzeninizden çok uzaklaşmadığınız sürece kabız olmayabilirsiniz. Bazı kişiler günde birkaç kez gaita verebilirken, diğerleri haftada sadece bir veya iki kere hareketliliğe sahip olabilir. Dışkının geçmesi çeşitli durumlara göre zorlaşabilir, bu da gaita için gitmeden önce hareket düzeninizi bekletmenizle alakalıdır. Ne kadar uzun sürede bir giderseniz dışkının çıkma ihtimali o kadar zorlaşır. Kabızlık rahatsızlığına sahip hastalarda, gaita kuru ve sert olarak betimlenir. Bağırsak hareketi ağrılı ve zor olur. Tamamen bağırsaklarınızı boşalttığınız hissiyatına sahip olmazsınız.
Dışkının kuruması, kolondaki atıklardan(dışkı/kaka) çok fazla su emilmesiyle oluşur. Bu emilim dışkıyı kurutur, dolaylı olarak dışkının kıvamı, yapısı ve vücuttan atılmasını zorlaştırır. Normal şartlarda sindirim sisteminizden geçen besinler, yedekleme yapma amacıyla emilir. Geride kalan gıda(dışkı/kaka), ince bağırsaktan kalın bağırsağa geçiş yapar. Kabızlık olduğunda ise, yiyecekler sindirim sisteminde çok yavaş hareketler izler. Kolonun atıktaki suyu emmesine imkan veren bu yavaş hareketler; dışkının kuru, sert ve dışarı itilmesi zor hale gelmesine neden olur.
Bebeklerde kabızlık yaygın değildir. Bununla birlikte, bebeklerde kabızlığa işaret edebilecek belirtiler şunları içerir:
Yeni doğmuş bebeğiniz kabız görünüyorsa, tavsiye için bir doktora başvurun. Ancak bağırsak hareketlerinin sıklığının bebeğin yaşına ve bebeğin ne yediğine bağlı olarak değiştiğini unutmayın. Sadece anne sütüyle beslenen bir bebeğin birkaç gün boyunca bağırsak hareketlerinin olmaması alışılmadık bir durum değildir.
Bağırsak hareketini gerçekleştirmek için zorlanmak her zaman bebeklerde kabızlığın bir işareti değildir. Bebeklerin karın kasları zayıftır ve genellikle bağırsak hareketleri sırasında zorlanır. Bebeğiniz birkaç dakika zorlandıktan, kasıldıktan sonra yumuşak dışkı çıkarırsa bebekte kabızlık olası değildir.
Bebeklerde kabızlık genellikle bir bebek katı yiyecekler yemeye başladığında başlar. Bebeğiniz kabız ise, bebeğinizin diyetinde aşağıdakiler gibi basit değişiklikler yapmayı düşünün:
Diyet değişiklikleri yaptıysanız ve bebeğiniz hala kabızlıkla mücadele ediyor ve sert dışkı çıkarıyorsa, birkaç gün sonra bir doktora bebek fitilinin yardımcı olup olmayacağını sorun. Gliserin fitiller sadece ara sıra kullanım içindir. Bebek kabızlığını tedavi etmek için mineral yağ, uyarıcı müshil veya lavman kullanmayın.
Nadiren bebeklerde kabızlığa Hirschsprung hastalığı, hipotiroidizm veya kistik fibroz gibi altta yatan bir durum neden olur. Diyet değişikliklerine rağmen bebek kabızlığı devam ederse veya kusma, halsizlik gibi başka belirti veya semptomlar eşlik ediyorsa, bebeğinizin doktoruyla iletişime geçin.
Kabızlığın en yaygın belirtileri şunlardır:
Kan testleri: Düşük tiroid (hipotiroidizm) veya yüksek kalsiyum seviyelerine sahip olup olmadığınız incelenir.
Röntgen: Bağırsak tıkanıklığına sahip olup olmadığınız ve kolon boyunca dışkı olup olmadığını belirleyen yöntemdir.
Kolon muayenesi (sigmoidoskopi): Sigmoidoskopi, rektumunuz ve kolonunuzun alt kısmını incelemek için anüsünüze ışıklı ve esnek bir tüp yerleştirilmesidir.
Rektumun ve tüm kolonun incelenmesi (kolonoskopi): Tüm kolonu esnek ve kamera ile bir tüp vasıtasıyla incelenmesini sağlayan yöntemdir.
Anal sfinkter kas fonksiyonunun değerlendirilmesi (anorektal manometri): Bu tanıda, doktorunuz anüs ve rektumunuza dar, esnek bir tüp yerleştirir ve balon gibi şişen küçük uçlu bir cihaz ile sfinkter kasından geri çekilme işlemi uygulanır. İşlem, bağırsaklarınızı hareket ettirmek için kullanılan kasların koordinasyonunu ölçmede kullanılır.
Anal sfinkter kas hızının değerlendirilmesi (balon çıkarma testi): Genellikle anorektal manometri ile beraber kullanılan bu test, suyla doldurulmuş ve rektumunuza yerleştirilmiş bir balonu dışarı itmeniz için geçen süreyi ölçer.
Yiyeceklerin kolondan geçme veriminin değerlendirilmesi (kolonik geçiş çalışması): Prosedür, kayıt cihazı içeren bir kapsül yutulması veya radyoopak işaretleyici ile ilerler. Kapsül, kolonunuzdaki hareketlenmeyi 24 ila 48 saat aralığında bir zaman diliminde kaydedip, X-ışınlarına götürecektir. Sintigrafi yönteminde ise, radyokarbonla aktifleştirilmiş yiyecek tüketimi vasıtasıyla kayıt yapılır. Doktorunuz işlem sonucunda bağırsak kası işlev bozukluğu belirtileri ve yiyeceklerin kolonunuzda ne kadar hareket opsiyonu olduğunu gözlemleyebilecektir.
Dışkılama sırasında rektumun röntgeni (defekografi): Rektuma sokulan baryumdan yapılmış yumuşak diş macunu ile işlem gerçekleşir. Sonrasında, baryum macununu dışkı yapar gibi geçirir. Baryum X- ışınlarında görülür ve bir sarkma veya kasta fonksiyon bozukluğu saptanırsa incelenmeye alınabilir.
MRI defekografisi: MRI, baryum defekografisine benzer biçimde, rektuma kontrast jel yerleştirilmesiyle yapılır. Sonrasında jel yerleştirilir ve geçirilir. Dışkılama kaslarının işlevi, görselleştirilmiş halde değerlendirilebilir.
Başlangıç tedavileri
Diğer alternatif tedavilere yanıt vermeyen bir tıkanıklık ve kronik kabızlığa sahipseniz cerrahi bir işlem gerekebilir. Eğer kolonda anormal derece yavaş bir dışkılama süreci gözlemleniyorsa, kolonun bir kısmının çıkarılması bir seçenek olabilir. Bunun dışında tüm kolonun çıkarılması işlemi nadiren gerekli bir prosedürdür.
Eğer aşağıdaki sorunları kendinizde görüyorsanız bir uzmana danışmanız tavsiye edilir:
Bunlar kısa süreli normal bir semptom da olabilir fakat kabızlık ciddi bir bağırsak problemine yol açabilir. İleri evreye varmadan tedavi yönteminin belirlenmesine dikkat edilmelidir. Bağırsak düzeninizde ve belirli belirtilerin sürekli olarak görülmesi durumunda doktorunuza görünmeniz tavsiye edilir.