Gül hastalığı, hafif fakat yaygın bir cilt hastalığıdır. Pullu, pembe, iltihaplı cilt ile karakterize edilen durum 1 ila 3 ay sürebilir ve genellikle kalıcı iz bırakmaz. Gül hastalığı küçük, kırmızı, irin dolu yumrular oluşturabilir. Bu belirti ve semptomlar haftalarca veya aylarca alevlenebilir ve sonra bir süre kaybolabilir. Gül hastalığı sivilce, diğer cilt sorunları veya doğal kızarıklık ile karıştırılabilir.
Gül hastalığı herkesi etkileyebilir. Ancak en çok orta yaşlı, açık tenli kadınlarda görülür. Gül hastalığının belirti ve semptomları tedavi ile kontrol altına alınabilir ve azaltabilir.
Gül hastalığının nedeni bilinmemekle birlikte bir virüs veya bakterinin hastalığa neden olduğu düşünülmektedir. Hastalığın kalıtımsal ve çevresel faktörlerin birlikte etkisi sonucunda oluştuğuna inanılmaktadır. Hijyen bozuklukları gül hastalığına neden olmaz. Hastalık ilkbahar ve sonbahar aylarında daha yaygın görülür. Genellikle çocuklarda, ergenlerde ve genç erişkinlerde görülür. Kızarıklığı olan çoğu insan 10 ila 35 yaş arasındadır.
Aşağıdakiler de dahil olmak üzere bir dizi faktör gül hastalığı oluşumunu tetikleyebilir:
Gül hastalığı genellikle göğüste, karında veya sırtta pembe veya ten rengi oval bir alanla başlar. Ana bölgeyi genellikle (birkaç hafta sonra) sırt, boyun, kollar ve bacaklarda oluşan daha küçük pembe veya ten rengi pullu bölgeler izler.
Aşağıdakiler, gül hastalığının diğer yaygın belirtileridir. Bununla birlikte, her birey belirtileri farklı şekilde yaşayabilir. Yaygın görülen belirtiler şunlardır:
Gül hastalığının belirtileri diğer cilt rahatsızlıklarının semptomları ile benzerlik gösterebilir. Teşhis için daima doktorunuzla görüşün.
Gül hastalığı genellikle doktorunuz tarafından alınan tıbbi geçmiş bilgisine ve fizik muayeneye dayalı olarak teşhis edilir. Gül hastalığının oluşturduğu döküntüler benzersizdir ve tanı genellikle fizik muayene ile gerçekleştirilir. Bazen sağlık uzmanınız teşhisi doğrulamak için deri biyopsisi yapabilir. Ek olarak, doktorunuz gül hastalığına benzeyen egzama, lupus gibi hastalıkları dışlamak için kan testleri de isteyebilir.
Gül hastalığı tedavisi, doktorunuz tarafından aşağıdakilere dayalı olarak planlanılacaktır:
Gül hastalığı tedavisinin amacı, kaşıntı gibi durumla ilişkili belirtileri hafifletmektir. Tedavi şunları içerebilir:
Gül hastalığının tedavisi yoktur. Hastalık genellikle yaklaşık 1 ila 3 ay içinde kendiliğinden iyileşir. Hastalık genellikle tekrarlamaz.
Son yıllarda gül hastalığı tedavisinde kullanılacak yeni ilaçlar geliştirilmiştir. Doktorunuzun reçete ettiği ilaç hangi belirtilere sahip olduğunuza bağlıdır. Size uygun bir tedavi bulmak için farklı seçenekleri veya bir ilaç kombinasyonunu denemeniz gerekebilir.
Rosacea için doktorunuzun size önerebileceği bazı reçeteli ilaçlar şunlardır:
Diğer topikal ürünler kızarıklık üzerinde daha az etkiye sahiptir ancak hafif gül hastalığında oluşan sivilceleri kontrol altında tutmaya yardımcı olur. Bu ilaçlar arasında azelaik asit, metronidazol ve ivermektin bulunur. Azelaik asit ve metronidazol tedavisi sonrası ciltte göze çarpan iyileşme genellikle iki ila altı hafta boyunca görülmez. Ivermectin kullanımı ile cildi iyileştirmek daha uzun sürebilir, ancak metronidazole göre daha uzun bir remisyona neden olur.
Lazer tedavisi ve diğer ışığa dayalı tedaviler, genişlemiş kan damarlarının oluşturduğu kızarıklığın azaltılmasına yardımcı olabilir. Cildinizin görünümünü korumak için periyodik olarak tedavilerin tekrarlanmasına ihtiyaç duyulabilir.
Bu kişisel bakım uygulamaları, gül hastalığının belirtilerini kontrol etmenize ve hastalığın tekrar oluşmasını önlemenize yardımcı olabilir:
Cildinizi korumak için şapka takmak ve öğle güneşinden kaçınmak gibi başka adımlar atın. Soğuk, rüzgarlı havalarda bir fular veya kar maskesi takın.
Nazik günlük yüz masajı, şişliği ve iltihabı azaltmaya yardımcı olabilir. Parmaklarınızla yüzün orta kısmından başlayarak dairesel bir hareket kullanın ve kulaklara doğru ilerleyin.
Yakın zamanda yapılan bir araştırma, kafeinin gül hastalığı gelişme riskini azaltabileceğini öne sürmektedir. Bu doğru olsa bile, sıcak içecekler gül hastalığı gelişimini tetiklemektedir.
Defne ağacı ve kekik yağı dahil olmak üzere diğer birçok alternatif tedavi, gül hastalığını tedavi etmenin olası yolları olarak lanse edilmiştir. Ancak hiçbir kesin kanıt, bu maddelerden herhangi birinin etkili olduğu fikrini desteklememektedir.
Rosacea'yı tedavi etmek için diyet takviyeleri veya başka alternatif tedaviler kullanmayı düşünüyorsanız, doktorunuza danışın. Doktorunuz belirli alternatif tedavilerin artılarını ve eksilerini tartmanıza yardımcı olacaktır.
Zamanla burnunuzdaki yağ bezleri ve bazen yanaklarınız genişleyerek burnunuzun üzerinde ve çevresinde doku birikmesine neden olabilir. Bu komplikasyon erkeklerde çok daha yaygındır ve yıllar içinde yavaş yavaş gelişir.
Yüzünüzde kalıcı kızarıklık gözlemlerseniz, teşhis ve uygun tedavi için doktorunuza veya cilt uzmanına (dermatolog) görünün.